bugün
- icardi1905 silik olsun kampanyası20
- şehirler arası aşk yaşamak9
- hamas bir terör örgütüdür14
- true'nin porno arşivi kaç gb8
- anın görüntüsü14
- sözlükte ateist gibi takılan yahudiler11
- herkes güncel fiyatını yazabilir mi10
- aleyna tilki10
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız17
- sözlük kızından gelin olmaz21
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim22
- ağaç gövdesi gibi bacakları olan kadın14
- sözlük yazarlarının tatlıları8
- alınan en güzel iltifat14
- kızımın kiminle yatıp kalktığıyla ilgilenmezdim9
- vatandaşlık farkı alan otel21
- cumaya gidenlerin çok azalması10
- bik bik'in balona binmesi34
- en yaşlı özelliğiniz9
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim23
- sabah aç karnına içilen bira13
- bir kadının yemek ısmarlaması14
- ideal duş alma sıklığı14
- futbolcu ismiyle nick almak10
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi15
- icardi190524
- artificialintelligence12
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması14
- icardiyi tokat manyağı yapmak12
- suriyeliler suriye'ye dönsün9
- erkeğe ne hediye alınır31
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız17
- uzağı göremeyen insan9
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım18
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı24
- seni seviyoruz insan olmaya çeyrek kala8
- bik bik moderatör olunca bana kız ayarlar mı10
entry'ler (713)
devleti şiddeti meşru yolla kullanan bir kurum olarak gören max weber'in tanımını daha da ileri götürerek devleti, bir değnekçi (raketter) olarak tanımlayan; önce kendi yarattığı şiddetle insnaları korkutup daha sonra onları bu şiddetten korumak için vergiler toplayan ve bunu da "devlet" adı altında meşrulaştıran bir organizasyon olarak gören teorisyen.
"kürtlere ağır hakaret içeren entrylerden sonra.... " bak bak bak yediği haltı da biliyor.
(bkz: beyler adam anaokul terk)
(bkz: beyler adam anaokul terk)
babasının bu hatayı yapmayıp dışarı boşalmış olmasını temenni ettirecek kadar boş yorumlarla podyumlarda kendini gösteren klavyesinin tuşlarına basarken beyninden komut almadığı tespit edilen .... evet edilen...
BURSASPOR sevgisi kadar huzurun, Timsahın şöhreti kadar mutluluğun, Teksas taraftarı kadar dostun olsun. Kandilin 1963 kez kutlu olsun.
olursa olur olmazsa çay demler içeriz.
Hz. Adem'in türk olduğunu iddia etmekle eşdeğer bir iddiadır. kime ne yararının olacağı sorgulanabilir ki ayrıca doğarken seçemediğin ırkını övgü kaynağı haline getirmemek neden rahatsızlık olarak değerlendirilmektedir?
--spoiler--
günümüzde o köklü uygarlıkların türkler tarafında kurulduğuda kanıtlanmış, türklerin dünya medeniyeti üzerindeki gücü ortaya çıkmıştır.
--spoiler--
ben buna gülerim arkadaş.
--spoiler--
günümüzde o köklü uygarlıkların türkler tarafında kurulduğuda kanıtlanmış, türklerin dünya medeniyeti üzerindeki gücü ortaya çıkmıştır.
--spoiler--
ben buna gülerim arkadaş.
cenneti ilahiyatçıların lokali olarak gören, derinlikten uzak düşüncelere sahip arkadaşların merakına konu olan düşüncelerdir...
yalnızlığa susayınca ağlatır sevgiliyi sevgilisi...denizler kadar ağlar sevgili,kana kana içer sevgilisi...içtikçe kanar...göz pınarları kurur, besleyemez sevgilinin içmeye doyamadığı denizleri ve artık zamanı gelmiştir gel-git'in...geldiğinde gitmeyi hesaba katmamıştır sevgili fakat gidecektir...zira bu sefer giden gelmeyecektir.
okunur bu sada göklerde, sen dinlemesen de;
değer başlar yere, sen eğilmesen de;
kimin kime ihtiyacı var bir düşünsene!
değer başlar yere, sen eğilmesen de;
kimin kime ihtiyacı var bir düşünsene!
1. gün:
sevgili günlük, inanması yazmaktan daha zor ama ayrıldık...
2. gün:
sevgili günlük, ben onsuz yapamam lan! bütün gün sokaklarda ona rastlarım diye dolaştım..bulamadım...
12. gün:
günlük,hiç dışarı çıkasım yok... bu aşk filmlerinin Allah belasını versin!
64. gün:
olum, hercai menekşe ektim saksıya bi hafta oldu ama tık yok... 14 tohumdan bi filiz bile çıkmaz mı arkadaş; nerde yanlış yapıyorum lan ben?
92. gün:
açtı lan, ilk çiçeği açtı...
187. gün:
günlük, yalnızlık bir ilaç mıdır, yoksa hastalığın ta kendisi mi?
sevgili günlük, inanması yazmaktan daha zor ama ayrıldık...
2. gün:
sevgili günlük, ben onsuz yapamam lan! bütün gün sokaklarda ona rastlarım diye dolaştım..bulamadım...
12. gün:
günlük,hiç dışarı çıkasım yok... bu aşk filmlerinin Allah belasını versin!
64. gün:
olum, hercai menekşe ektim saksıya bi hafta oldu ama tık yok... 14 tohumdan bi filiz bile çıkmaz mı arkadaş; nerde yanlış yapıyorum lan ben?
92. gün:
açtı lan, ilk çiçeği açtı...
187. gün:
günlük, yalnızlık bir ilaç mıdır, yoksa hastalığın ta kendisi mi?
terkedilen erkeklerin, terkedilen kadınlardan fazla olmasıyla ilişkilendirilebilecek olgudur.
öyle heyecanlı bir nefesti ki o ilk günüm ilk anımda aldığım ciğerlerim yandı, ağladım...ebemin k.çıma vurduğu tokatın da etkisi büyüktü o çığlıklarda ama olsun...her altımı ıslattığımda, karnım acıktığında daha bir hızlı alıyordum nefesimi annemin beni susturma çabaları arasında...büyüyordum; okula başladığım sabah annem elimi bırakıp "kapının önünde olduğunu" söylediğinde de, öğretmen adımı sorduğunda da heyecanlanmıştım... babamın aldığı kames topla ilk camı kırdığımda da heyecanlanmıştım, eriğe daldığımız bahçenin sahibi bizi koşturduğunda da...ilkokulda sıra arkadaşım kızın silgisini verdi diye beni sevdiğini düşündüğümde de heyecanlanmmıştım, lisede beni sevdiğini söyleyen kızı umutsuz sözcüklerle teselli ettiğimde de... ilk aşık olduğumda da, son terkedilişimde de heyecanlanmıştım... ve şimdi daha yavaş alıyorum soluklarımı; küçükken bisikletten düştüğümde kırılan burnumun da etkisi büyük o soluklarda ama olsun...şimdi gelse ölüm; derin alırım son nefesimi, yavaşça bırakırım; ağlamam...
bitmiş bir ilişkiye yeniden başlamayı istemek aptalcadır ki bundan daha aptalcası ikinci kez bitmiş ilişkiye yeniden başlamayı istemektir.
çocukken voltranı oluşturmak neyse şimdi penguen ve uykusuzu uzun otobüs yolculuklarına, yağmurlu akşamlarda bir bardak sıcak çaya katık ettiğinde yüzünde oluşan tebessüm odur.
insan olmak, dünya denen ağacın dalı ucundaki meyve olduğunu kabullenmek değildir. o ağacın meyve için yaratıldığının farkında olmaktır.
çalışıp didinip elindekini avucundakini evine, çoluğuna çocuğuna harcıyor ve elinde geriye çocuğunun gezmesi tozması için vereceği harçlık kalmıyorsa; çocukları tarafından anlayışla karşılanması, elinin öpülmesi gereken ve başı her zaman dik olan babadır.
kelime manasıyla milliyetini seven iki ayrı ırka mensub insanlardır onlar...fakat iş türkiye'de bu insanlara anlam yüklemeye gelince türk olan vatansever olur, kürt olan bölücü...